Sinop da gezilecek yerler, Karadeniz‘in incisi olan; doğası, mavisi, yeşilliğiyle, güzelliklerin buluşma noktası. Keşfedilmemiş bir cennet yolculuğu yapacağız sizinle 🙂
Tek girişi ve tek çıkışı olan, tek şehir konumundadır Sinop. “Gölge etme başka ihsan istemem” diyen ünlü düşünür Diyojen’e ev sahipliği yapmıştır. Şehrin en büyük caddesi Sakarya caddesidir. Trafik lambası yoktur. Herkes birbirine saygılı olduğundan gerek duyulmamıştır. Berrak deniziyle büyüleyici olan bu yer yüzmek için çok güzel alternatif oluyor.
18 Mayıs 1919 Atatürk’ün Samsuna çıkışıyla işlerin nasıl değiştiğini az çok biliyoruz, bu bağlamda Sinop önemi pekiştiriyor. Türkiye’nin tek doğal limanı burada. Aşıklar caddesi aşıkların buluşma noktasını oluşturuyor. El işçiliği inanılmaz güzellikte. Hediye alırken çok kararsız kalacaksınız, seçenek çok. Sinop biraz yokuşu, biraz inişiyle bizi mest etti. İki denizin arasında olması görsel şölen oluştururken, soğuk iliğimize kadar işledi 🙂
Sayfada neler var
Tarihi Sinop Cezaevi
Boydan boya Sinop Cezaevini gezerken tarihi dokusu bizleri geçmişe götürdü. Aklımıza pardon filmi geldi kah güldük, Sabahattin Ali geldi kah hüzünlendik. Koğuşların arasında gezmek farklı bir deneyim kazandırdı hepimize. Şiirler ve Aldırma Gönül şarkısıyla volta attık avlusunda.
Tarihi Sinop Cezaevi Tarihi Sinop Cezaevi-Sabahaddin Ali
Yaklaşık 4000 yıl önce Sinop civarında Gaskalıların yaşadığı dönemde yaptırılmıştır. Devasa büyüklüğü ile dikkat çeken cezaevi Gaskalıların ardından Grek, Pontus, Roma ve Bizans uygarlıkları tarafından kullanılmıştır. Bizanslılardan sonra Selçuklular tarafından sur olarak kullanılan hapisane üç tarafı denizlerle çevrili bir konumdadır. Surların cezaevi olarak kullanıldığına dair bulunan belgeler bizi ilk olarak 1569 yılına götürmektedir.
Etnografya Müzesi
Snop’un günlük yaşamını bizlere gösteren güzel bir yer burası. Kefevi Mahallesi Kemaleddin Sami Paşa Caddesi No:9’da bulunan yapı tipik bir 18. yy sonu konağıdır. Temel ve zemin katı moloz taş, ana katları ahşap karkas-tuğla karışımı olan yapı üç katlıdır. Ön cephesi caddeye, arka cephesi ise yapının bahçesine bakan konağa, cephe ortasında ışıklık pencereli cümle kapısından girilir. Ambar ve büyük hizmet bölümleri, mutfak, çeşme gibi mekan ve detaylarla ayrılmış olan zemin katta duvarlar moloz taşından inşa edilmiştir. Karanlık olan bu kattan üst katlara çıkan sağlı sollu merdivenin girişi ahşap olarak yapılmış geniş bir sivri kemer halindedir.http://www.sinopkulturturizm.gov.tr/TR-74870/etnografya-muzesi.html
Arkeoloji Müzesi
Sinop’ta ilk müzecilik faaliyetleri 1921 yılında başlamıştır. Etrafı surlarla çevrili ilin batısındaki nekropolünden ve gerekse şehir içindeki yapılanma nedeniyle temel hafriyatlarından ortaya çıkarılan eserler, 1921 yılından itibaren Atatürk’ün 1928 yılında yeni harfleri Sinop halkına tanıttığı Mekteb-i İdadi’de toplamaya başlanmıştır. 1932 yılında ise, eser miktarın artması ile 1262 yılında Selçuk Veziri Müinüddin Pervane tarafından yaptırılan Pervane Medresesi’ne nakledilen eserler, burada depolanmaya devam edilmiş ve ilk müzenin çekirdeği oluşturulmuştur.
1941 yılında ziyarete açılan Müze, 1945 yılında memurluk ve 1947 yılında müdürlük olmuş ve bir süre sonra da yine memurluk olarak faaliyetini sürdürmüştür.http://www.sinopmuzesi.gov.tr//Belediyemiz/Tanitim.html
Sinop Kalesi
Sinop Kalesi, Sinop kentinin bulunduğu yarımada üzerinde kurulu kaledir. Kale, MÖ 7. yüzyılda da kenti korumak amacıyla kuruldu. Roma, Bizans ve Anadolu Selçukluları döneminde birkaç kez onarıldı. Günümüzde hâlâ özelliğini koruyan kalenin duvarları 2.050 metre uzunluğu, 25 metre yüksekliği, 3 metre genişliğindedir.
Alaaddin Camii
Kent merkezinde yer almaktadır. Evkaf kayıtlarında Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubat’a ait olduğu yazılı bulunan bu caminin, Selçuklu Devleti’nin 1214 yılında Sinop’u fethinden hemen sonra yapılmış olduğu sanılmaktadır.
http://www.sinopkulturturizm.gov.tr/TR-74905/camiler-ve-medreseler.html
Enine planlı olarak yapılan yapı 2 sahınlıdır. 66 x 22 m ebatlarındaki bu Ulu Camii, kuzey taraftan 12 m yüksekliğinde, 66 x 44 m ebatlarında büyük bir avlu ile çevrilidir. Avluya 3 adet kapıdan girilmekte, cami iç kısmı ise 5 adet kapı ile avluya açılmaktadır. Caminin biri kasnağı daha yüksek olmak üzere ortasında 3 adet büyükçe; doğu ve batı taraflarında ise birer adet küçük kubbesi bulunmaktadır. Yapının geriye kalan diğer bölümlerinin üzeri ise çapraz tonozlarla örtülmüştür. Yapı; enine plan ve geniş avlu özelliğiyle Erken Dönem İslam Cami şemasına benzemektedir.
Tarihi Paşa Tabyaları
Yarımadanın doğusunda Karakum yolu üzerinde bulunan tabya, denizden gelebilecek tehlikelere karşı tersanenin emniyetin sağlamak ve limanda bulunan gemileri korumak amacıyla 19. yüzyılda yapılmıştır. Yarım ay şeklindedir. Üstte 11 adet top yuvası bulunan yapının alt bölümünde, cephanelik ve koğuş olarak kullanılan büyük mekanlar ve mahzen vardır. KAYNAK: Sinop Valiliği (1993), Sinop İl Yıllığı, Ankara
Hamsilos Koyu
Karadeniz’in oldukça düzgün olan kıyıları, Sinop Yarımadası gibi önemli burunların meydana getirdiği çıkıntılarla bozulmaktadır. Sinop Yarımadası, Türkiye’nin en kuzey ucunda bulunan İnceburun ile Sinop Şehir Merkezinin yer aldığı Boztepe (Ada) olmak üzere iki uzantıdan (yarımadadan) oluşmaktadır. Hamsilos Tabiat Parkı İnceburun uzantısında yer almaktadır.
Hamsilos Tabiat Parkı
Parka adını veren denizin bir nehir gibi kara içine girdiği Karadeniz’deki ria tipi kıyı oluşumunun en güzel örneklerinden biri olan Hamsilos Koyu (halk arasında Hamsaroz olarak da söylenmektedir) ile Akliman Koyu gibi eşsiz güzellikteki iki doğal limanı, bataklık-kumul-deniz ve ormanlık alanları ile zengin biyoçeşitliliği bir arada barındıran doğa harikası bir alan olup İl Merkezine 14 km uzaklıktadır. Aynı zamanda 1.Derece Doğal Sit Alanı da olan Hamsilos Tabiat Parkı, Türkiye’nin 22. Tabiat Parkı olup, Sinop’un da en özel alanlarından biridir.
Sinop da Gezilecek Diğer Yerler
- Balatlar Kilisesi
- Erfelek Şelaleleri
- Diyojen Heykeli
- Seyyid Bilal Camii
Sinop’un Neyi Meşhur
Kuyu Kebabı, Sinop Mantısı, Lokum, Sırık